İskenderiye’de doğduğun için imreniyorum sana.
Araman gerekmemiş hiçbir zaman
hayatının İskenderiye’sini.
Ya Konstantinopolis ozanlarına ne demeli,
çağcıllıklarına tiksintiyle bakmaktan başka?
Hangi kent dolup taşar bunca yabancı lisanla?
Ancak Filipopolis olabilir, kuzeyde.
İyi ki yayımlamamışlar seni.
Daha da iyisi, senin bunu istemeyişin.
Bir kereliğine bile ötekilerine benzemek,
İskenderiye’yle vedalaşıp helâlleşmek
zorunda kalmamışsın sen…
Sen, geçmişi överek yad eden ihtiyar,
kahvehane iskemlesinde uyuyakalan,
her ne idiyse yaklaşan – tanımışsın onu sen.
Peki, biz yanına dizilenler, nedir bizim işittiğimiz?
Ne diyebiliriz – usu uzak diyarlarda dolaşan;
senden, Kavafis’ten yüz yıl sonra? Ancak –
imreniyorum sana İskenderiye’de doğduğun için.
The PlovdivLit site is a creative product of "Plovdiv LIK" foundation and it`s object of copyright.
Use of hyperlinks to the site, editions, sections and specific texts in PlovdivLit is free.